Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Atsız Uyarılarına Devam Ediyor: Soruşturmaya ve hakkında dava açılmasına rağmen Atsız uyarılarına devam eder. 19 Ağustos'ta yazdığı yazı Ötüken'in Eylül sayısında çıkar: "Bağımsız Kürt Devleti Propagandası". 8-29 Mart 1967 tarihlerinde Yeni Gazete'de tefrika edilen "Barzani'nin Karargâhında” başlıklı yazı
Bugün cemiyet mânânın peşindedir. Cemiyetimizin hukukî ve dini sahada âlime. bilgiye ihtiyacı ortadadır. Hukuk mekteplerimizde İslâm Hukuku yoktur. Halbuki izinden koştuğumuz Batı, İslâm Akademileri kurmuş: fakültelerinde ayrı bir kürsü olarak İslam'ı inceliyor: bu yönde de İslâm ülkelerini etkilemeye çalışıyorlar.
Reklam
Türkiye'de mukayeseli edebiyat kürsüleri kurulmalı ve bu dersler eski edebiyatımız için Arab ve Fars edebiyatlarını çok iyi bilen, yeni edebiyatımız için Fransız ve Batı edebiyatını çok iyi bilen kimseler tarafından okutulmalıdır. Düşünüyorum da rahmetli Fazıl Ahmed Aykaç birincisini, rahmetli Abdülhak Şinasi Hisar ikincisini ne kadar iyi okutabilirlerdi! Yaşayanlardan dünya edebiyatı kavramına sahip ve gerek batıyı gerek doğuyu iyi bilen Cemil Meriç'in adı hatırıma geliyor.
Bir felaket manzarası, acı bir olay, dertli bir insan karşısında suçlu benmişim, bütün bunlara ben sebep olmuşum gibi kimsenin yüzüne bakamam, kimseyle konuşmak istemem.
Biz orta mektebte anladık ki, bizim dilimiz "Türk dili"dir. "Şah bunu niye yasak etmiştir?" diye düşündüğümüzde anladık ki, bizim en büyük düşmanımız, budur. Bizim edebiyatımızın, kültürümüzün gelişmesine mâni olmuşlardı. Bunun sebeplerini ortadan kaldırmayı düşünüyorduk. Bunun için de gizli bir teşkilât kurduk. Bu teşkilatın adı "Ulduz" idi. Şah'a karşı mücadele edebilmek için askeri mekteblere girmek kararı aldık. Ne yazık ki, bizi bir "serheng" (çavuş, kawas) ele verdi. Çünki kendisi sosyalist düşünceliydi. Onlar da Şah'a karşı ayrı bir teşkilât kurmuşlardı. Bunlar da daha sonra yakalandılar, bizi yakalatan "serheng" de idam edildi.
Ben, cenneti çalınan çocuklara üzülüyorum; sen, üşüyen papatyalara. Üzüntülerimizin kaynağında sevgi var, sevgilerimizin kaynağında Allah duygusu.. Ben, "çocuklar cennetten mahrum bırakılmasın!." diyorum. Sen, "Küçücük evler yapalım.. içlerinde küçücük sobalar yakalım: Papatyalar üşümesin!." diyorsun.. İsteklerimizin kaynağında merhamet var, merhametlerimizin kaynağında Allah korkusu..
Reklam
Dilimizi yaşatan, günümüzü renklendiren, bize her iklimden unsurlar getirip, kültürü, hayali ve sevki ile, onlardan eserler döşeyen şairlerle yazarlar, tanınmalı ve sevilmelidirler. Son zamanlarda biz bu kadarını bile yapmıyoruz. Ustaya, âdeta hınç beslemekteyiz. Okumamakta, tanımamakta, sevmemekteyiz. Gençlerin onları sevmesine kılavuz olacağımız yerde, gençlikle onların arasına sed çekmekteyiz.
Ölümsüzleşmek milyonlarca budalanın dudağında tebessümleşmek ve binlerce yıl anlaşılmadan tekrarlanmak, kirlenmek, genelleşmek. Edebiyat, cehennemin ta kendisi.
Batı'nın yeniçerileri olan aydınlar eliyle; maddeci kültüre dayanan, gücü ve küstahlığı gençliğinden gelen ve tarih boyunca Türk-İslâm medeniyetinin alternatifi olan Batı medeniyetine peşkeş çekilir. Tanzimat'tan beri "dilleri de dinleri de başka" olan aydınlar, değerlerine ters düştüğü halktan kopar. Böylece bir millet irfandan kültüre, umrandan uygarlığa sürülmüş olur. Böyle bir ortamda, her namuslu aydın gibi sanatçıya da yüklenen çok önemli bir sorumluluk vardır Cemil Meriç'e göre: "Yolunu şaşıran sözde aydınları kızmadan, sabırsızlanmadan irşada çalışmak. Sanat da din gibi ayırmaz birleştirir."
-Sizce Hind düşüncesi çağımız insanına ne getiriyor? -İnsanı. İnsan sevgisini. Feragati. O ülke düşünce hürriyetinin vatanıdır. Zavallı Asya, ne iftiralara uğramış! Yunanlı yobazdır, Sokrat'ı zehirler. Aristo'yu kaçmıya zorlar. Roma, düşüneni arslanlara parçalatır. Ya engizisyon? Avrupa toleransı öğreninciye kadar kimleri yakmadı. Hind, insanı tanrılaştıran ülke. İnsanı, yani insan düşüncesini. Çağımızın en büyük ızdırabı: kini. Hobbes'un sözü bizim için gerçeğin ta kendisi: insan insanın kurdudur. Dün Batı'yı mahkûm ediyorduk, bugün Doğu'yu küçümsüyoruz. Yalnız Doğu'yu mu? Hind bize, her türlü inanca söz hakkı tanımayı öğretiyor.
520 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.